Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski'nin Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yaptığı görüşme büyük yankı uyandırdı. Görüşmenin ardından Zelenski, liderler seviyesinde müzakerelere hazır olduğunu açıkladı. Erdoğan ise Türkiye'nin müzakerelere başlanması için yakalanan tarihi fırsatı desteklediğini vurguladı.

Zelenski'den Kritik Açıklamalar

Zelenski, Erdoğan ile görüşmesinin ardından Ukrayna'nın Ankara Büyükelçiliği'nde basın mensuplarıyla bir araya geldi. Açıklamalarında öne çıkan noktalar şunlardı:

• "ABD Başkanı Trump ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a saygımızdan ötürü, İstanbul'a (barış müzakerelerine) heyet yollamaya karar verdik."
• "Koşulsuz ateşkes liderler seviyesinde görüşülecekse ben (Türkiye) buradayım, doğrudan görüşmelere hazırım."
• "(İstanbul barış müzakereleri) İlk adımı atmalıyız. Eğer başlamazsak savaş uzun yıllar sürebilir."

Erdoğan'dan Müzakere Desteği

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Zelenski ile yaptığı görüşmede, taraflar hazır olduğunda Rusya ve Ukrayna liderlerini Türkiye’de ağırlamaktan memnuniyet duyacaklarını ifade etti. Erdoğan, "Ukrayna Devlet Başkanı Sayın Zelenski ve heyetini Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde ağırladık. Rusya-Ukrayna savaşına adil barışla son verme çabalarını konuştuk," dedi. Müzakerelere başlanması için tarihi bir fırsat yakalandığını vurgulayan Erdoğan, gerek teknik düzeyde gerekse liderler seviyesinde yürütülecek görüşmeleri Türkiye’nin güçlü şekilde desteklediğini belirtti.

Türkiye'nin Arabuluculuk Rolü

Türkiye, Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşın başından beri arabuluculuk rolü üstlenmeye çalışıyor. İstanbul'da daha önce yapılan müzakerelerden somut sonuçlar alınamamış olsa da, Türkiye'nin barış sürecine katkı sağlama çabaları devam ediyor. Erdoğan'ın liderler seviyesindeki görüşmeleri desteklemesi, bu yöndeki kararlılığın bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.

Zelenski'nin müzakereye hazır olduğunu açıklaması ve Erdoğan'ın bu süreci desteklemesi, savaşın sona ermesi için umutları artırıyor. Ancak, müzakerelerin ne zaman başlayacağı ve hangi sonuçları vereceği henüz belirsiz. Türkiye'nin arabuluculuk rolü, bu süreçte daha da önem kazanabilir.