12 Mayıs 2025 Pazartesi

Evlilik Kredisi Şartları Değişti! Çocuk Yapan Borçtan Kurtulacak Mı?

Genç çiftleri heyecanlandıran haber! Aile ve Gençlik Bankası tarafından sağlanan faizsiz evlilik kredisinde önemli değişiklikler yolda. Gençlik ve Spor Bakanlığı Gençlik Hizmetleri Genel Müdürü Enes Efendioğlu'nun açıklamalarına göre, evlilik kredisi artık çocuk sahibi olmayı teşvik edecek şekilde düzenlenecek. Peki, bu düzenleme ne anlama geliyor? Çocuk yapan çiftler borçtan muaf mı olacak? İşte merak edilen tüm detaylar!

Evlilik Kredisi Artık Çocuk Teşvikli!

Enes Efendioğlu, Bursa'da katıldığı bir söyleşide gençlere yönelik devlet desteklerine dair önemli açıklamalarda bulundu. Efendioğlu, Aile ve Gençlik Bankası tarafından sağlanan faizsiz evlilik kredisinin kapsamının genişletileceğini duyurdu. Yeni düzenlemeyle, evlilik kredisine çocuk teşviki de eklenecek. Bu kapsamda, çocuk sahibi olan çiftlerin krediyi kısmen ya da tamamen geri ödemekten muaf tutulması planlanıyor. Mevcut sistemde, genç çiftlere verilen faizsiz kredi için ilk iki yıl geri ödeme alınmıyor.

Efendioğlu, Aile ve Gençlik Bankası’na aktarılmak üzere devletin doğalgaz, petrol ve nükleer enerji üretiminden elde ettiği gelirlerin bir kısmının kullanılacağını da belirtti. “Bu fonda toplanan kaynak ciddi oranda artıyor. İlk olarak evlilik kredisiyle uygulamaya başladık. Şimdi ise çocuk teşvikiyle birlikte geri ödeme konusunda yeni adımlar atılacak” dedi.

Düzenlemeye Eleştiriler: Kadın Odaklı mı, Aile Odaklı mı?

Yeni düzenleme, bazı kesimler tarafından "kadın değil aile" odaklı olduğu gerekçesiyle eleştiriliyor. Feminist bakış açısıyla yapılan yorumlarda, düzenlemenin genç kadınlara yönelik destekleri "evlilik" ve "annelik" koşuluna bağlayarak, kadının toplumdaki yerini hala büyük ölçüde aile kurumu içinde tanımladığı belirtiliyor. Bu durum, kadınların bireysel ekonomik özgürlükleri, kariyer planları ya da evlenmeme tercihi gibi yaşam biçimlerini göz ardı ettiği şeklinde değerlendiriliyor.

Eleştirilerde ayrıca, "Çocuk yaparsan borcun silinir" mesajının, ekonomik kaygılarla erken yaşta evliliği ve plansız çocuk doğurmayı teşvik edebileceği vurgulanıyor. Bu durumun, özellikle sosyoekonomik açıdan kırılgan genç kadınlar üzerinde baskı oluşturabileceği ifade ediliyor. Kadınların bedeni ve üreme hakları üzerindeki bu tür dolaylı müdahalelerin, onların karar alma özgürlüklerini sınırlandırabileceği de dile getirilen eleştiriler arasında yer alıyor.

Destek sistemlerinin genellikle aile içinde kadının bakım emeğini görünmez kıldığına dikkat çekiliyor. Bu kredilerin çocuk teşvikiyle bağlandığında, çocuk bakımının büyük oranda kadınların omuzlarında kalacağı varsayımının yeniden üretileceği belirtiliyor. Erkeklerin bakım sorumluluğu paylaşması yönünde hiçbir teşvik veya yükümlülük içermemesi, toplumsal cinsiyet rollerini pekiştirdiği şeklinde yorumlanıyor.

Eleştirilerde, kadınların en temel sorunları olan şiddetten korunma, güvenceli istihdam, eşit işe eşit ücret, kreş hakkı gibi ihtiyaçlar yerine; evlenmeleri ve çocuk doğurmaları durumunda ödüllendirildikleri bir sistem önerildiği vurgulanıyor. Bu durumun, gerçek anlamda toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamaya değil, mevcut ataerkil düzeni sürdürmeye hizmet ettiği ifade ediliyor.

Alternatif Çözüm Önerileri

Feminist politikaların, kadınların hayatın her alanında eşit ve özgür bireyler olarak var olabilmesi için şu adımların atılması gerektiği savunuluyor:

  • Kadınlara evli olup olmadıklarına bakılmaksızın ekonomik destek sunulması
  • Bakım emeğinin toplumsallaştırılması (örneğin kamusal kreşler)
  • Kadın istihdamının teşvik edilmesi
  • Üreme haklarına koşulsuz saygı gösterilmesi

Aile ve Gençlik Bankası'nın evlilik kredisi düzenlemesi, genç çiftlere maddi destek sağlamayı amaçlarken, beraberinde önemli tartışmaları da gündeme getiriyor. Düzenlemenin, kadınların özgürlüklerini kısıtlamadan, toplumsal cinsiyet eşitliğini gözeten bir yaklaşımla hayata geçirilmesi büyük önem taşıyor.

İlgili Haberler