Edirne'nin Uzunköprü ilçesinde yaşanan korkunç olayda, Uğur Tarak eşi Cansu Tarak'ı 15 bıçak darbesiyle katletti. Olayın ardından başlatılan soruşturma kapsamında Uğur Tarak hakkında 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açıldı. Mahkemede verdiği ifade ise adeta kan dondurdu.

Olayın Detayları

Geçtiğimiz yıl Temmuz ayında Uzunköprü'de meydana gelen olayda, 3 çocuk sahibi Uğur Tarak ve eşi Cansu Tarak arasında tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine Uğur Tarak, eşini bıçakla yaraladı. Karın ve kollarından aldığı bıçak darbeleriyle ağır yaralanan Cansu Tarak, hastaneye kaldırılmasına rağmen kurtarılamadı.

Olayın ardından Uğur Tarak'ın sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım dikkat çekti. Paylaşımında, "Bu hayat yolunda benim yoldaşımdın ele döndün, her derdimi paylaştığım sırdaşımdın ele döndün, ömrümü yesin yüreğiyle karşıma çıkan, gönlümü aşk ile yakan ateşimdin küle döndün, ne vefasız ile ne vicdansız ile ne merhametsiz ile işim olmaz" ifadelerini kullandığı görüldü.

Sanığın Savunması

Uğur Tarak, mahkemede verdiği ifadede suçunu kabul etti ancak bazı detayları hatırlamadığını iddia etti. "Olay günü eşimle tartıştık. Tartışma sırasında kendimi kaybettim. Bıçağı elime aldığımı ve eşimi bıçakladığımı hatırlıyorum. Ancak diğer bıçak yaralarını hatırlamıyorum" şeklinde konuştuğu öğrenildi.

Sanığın bu savunması, mahkeme heyeti ve izleyiciler tarafından şaşkınlıkla karşılandı. Kadın cinayetlerine karşı artan tepkiler göz önüne alındığında, bu tür savunmaların kamuoyunda büyük infial yaratması bekleniyor.

Kadın Cinayetlerine Karşı Tepkiler

Türkiye'de son yıllarda kadın cinayetlerinde yaşanan artış, toplumun her kesiminden büyük tepki çekiyor. Kadın hakları savunucuları ve sivil toplum kuruluşları, bu tür olayların önlenmesi için daha etkin önlemler alınması çağrısında bulunuyor. Ayrıca, caydırıcı cezaların uygulanması ve toplumda farkındalık yaratılması gerektiği vurgulanıyor.

Sonuç

Uğur Tarak'ın eşini vahşice katletmesi ve mahkemede verdiği şaşırtıcı ifade, toplumda derin bir üzüntü ve öfke yarattı. Bu tür olayların bir daha yaşanmaması için yetkililerin ve toplumun birlikte hareket etmesi, gerekli önlemlerin alınması büyük önem taşıyor. Kadın cinayetlerine karşı sıfır tolerans ilkesiyle hareket edilerek, adaletin sağlanması ve benzer suçların önüne geçilmesi hedeflenmelidir.