
Marmara Alarm Veriyor: Müsilaj Kabusu Geri Döndü!
Marmara Denizi, bir kez daha müsilaj kabusuyla karşı karşıya. Geçtiğimiz yıllarda büyük sorunlara yol açan ve deniz ekosistemini tehdit eden müsilaj, balıkçıları ve uzmanları endişelendiriyor. Bursa'nın Gemlik ve Mudanya ilçelerinden, Tekirdağ ve Balıkesir'den denize açılan balıkçılar, "bitti" dedikleri müsilajla tekrar karşılaşmanın şokunu yaşıyor.
Müsilaj Neden Yeniden Hortladı?
Müsilajın yeniden ortaya çıkmasının nedenleri arasında, deniz kirliliği, aşırı sıcaklar ve yetersiz önlemler gösteriliyor. Uzmanlar, 2021 yılında ilan edilen Marmara Denizi Eylem Planı'nın uygulanmamasının bu duruma zemin hazırladığını belirtiyor. "2021 yılında ilan edilen ve tüm tarafların altına imza attığı Marmara Denizi Eylem Planı'na geri dönmek zorundayız" diyen uzmanlar, acil önlemler alınması gerektiğini vurguluyor.
Müsilaj, deniz yüzeyinde ve altında yoğun bir şekilde biriken, deniz canlıları için ölümcül sonuçlar doğurabilen organik bir madde. Bu durum, balıkçılığı olumsuz etkilemekle kalmıyor, aynı zamanda deniz turizmini de tehdit ediyor. Müsilajın yayılması, denizdeki oksijen seviyesini düşürerek deniz canlılarının yaşam alanlarını daraltıyor ve toplu ölümlere neden olabiliyor.
Balıkçılar Çaresiz: "Geçim Kaynağımız Tehlikede"
Marmara Denizi'nde balıkçılık yapanlar, müsilajın yeniden ortaya çıkmasıyla büyük bir endişe yaşıyor. Balıkçı tekneleri müsilajla kaplanırken, ağlara takılan balık miktarı da giderek azalıyor. Balıkçılar, "Geçim kaynağımız tehlikede. Müsilaj yüzünden balık tutamaz hale geldik. Yetkililerden acil çözüm bekliyoruz" şeklinde feryat ediyor.
Müsilajın balıkçılık üzerindeki olumsuz etkileri sadece ekonomik kayıplarla sınırlı değil. Aynı zamanda, deniz ürünleri tüketimi de azalıyor ve halk sağlığı da tehdit altında kalıyor. Müsilajla kirlenmiş deniz ürünlerinin tüketilmesi, çeşitli sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Bu nedenle, yetkililerin müsilajla mücadele konusunda daha kararlı ve etkili adımlar atması gerekiyor.
Müsilajla Mücadelede Neler Yapılmalı?
Müsilajla mücadelede öncelikle deniz kirliliğinin önüne geçilmesi gerekiyor. Atık su arıtma tesislerinin iyileştirilmesi, sanayi atıklarının kontrol altına alınması ve tarımsal ilaçların kullanımının azaltılması gibi önlemler alınmalı. Ayrıca, denizdeki oksijen seviyesini artırmak için deniz tabanının temizlenmesi ve deniz bitki örtüsünün korunması da büyük önem taşıyor.
- Atık su arıtma tesisleri iyileştirilmeli.
- Sanayi atıkları kontrol altına alınmalı.
- Tarımsal ilaçların kullanımı azaltılmalı.
- Deniz tabanı temizlenmeli.
- Deniz bitki örtüsü korunmalı.
Müsilaj sorununa kalıcı bir çözüm bulmak için, tüm paydaşların işbirliği yapması gerekiyor. Merkezi hükümet, yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları ve bilim insanları bir araya gelerek ortak bir strateji belirlemeli ve uygulamalı. Aksi takdirde, Marmara Denizi'nin geleceği karanlık olabilir.
Marmara Denizi'nde müsilajın yeniden ortaya çıkması, deniz ekosisteminin ne kadar hassas olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Acil ve etkili önlemler alınmadığı takdirde, Marmara Denizi'nin geleceği tehlikeye girebilir ve bu durum, tüm bölgeyi olumsuz etkileyebilir. Unutulmamalıdır ki, denizlerimizi korumak, gelecek nesillere bırakacağımız en önemli mirastır.