Diyarbakır'da geçtiğimiz yıl yaşanan ve büyük yankı uyandıran düğün dönüşü silahlı saldırı olayında flaş bir gelişme yaşandı. 14 Eylül 2024 tarihinde, bir düğünden dönen ailenin içinde bulunduğu iki otomobile yapılan silahlı saldırıyla ilgili tutuklanan 5 şüpheliden tamamı serbest bırakıldı. Bu karar, saldırıda büyük travma yaşayan ve bebeğini kaybeden ailede büyük bir şok ve öfke yarattı. Aile, can güvenliklerinin olmadığını ve tehdit edildiklerini belirterek yetkililerden yardım istedi.

Saldırının Detayları ve Tutuklamalar

Olay, Diyarbakır'da 14 Eylül 2024 tarihinde meydana geldi. Düğünden dönen bir ailenin içinde bulunduğu iki otomobil, kimliği belirsiz kişi veya kişilerce tabanca ve uzun namlulu silahlarla tarandı. Saldırıda araçlarda bulunanlar büyük panik yaşarken, olayla ilgili soruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında 5 şüpheli gözaltına alındı ve tutuklandı. Ancak, tutuklanan şüphelilerden 2'si olaydan 1 ay sonra, diğer 3'ü ise 17 Mart tarihinde serbest bırakıldı. Bu durum, saldırının mağduru olan ailede büyük bir hayal kırıklığına neden oldu.

Mağdur Aileden Tepki: "Can Güvenliğimiz Yok!"

Saldırıda büyük bir travma yaşayan ve 4 aylık bebeğini kaybeden Berivan Lale, karara büyük tepki gösterdi. Lale, yaşadığı korku ve panik nedeniyle bebeğini kaybettiğini belirterek, "O anki korku ve panikle 4 aylık gebe olduğum bebeğimi kaybettim, düşük yaptım. Bir kadın olarak çok zor durumdayım. Can güvenliğimiz yok. Tehdit ediliyoruz" dedi. Aile, tutukluların serbest bırakılmasının ardından can güvenliklerinden endişe ettiklerini ve yetkililerden yardım beklediklerini dile getirdi. Berivan Lale'nin feryadı, olayın vahametini bir kez daha gözler önüne serdi.

Hukuki Süreç ve Ailenin Beklentileri

Olayla ilgili hukuki süreç devam ederken, mağdur aile avukatları aracılığıyla itirazlarını dile getireceklerini belirtti. Aile, adaletin yerini bulmasını ve saldırganların hak ettikleri cezayı almasını bekliyor. Ayrıca, can güvenliklerinin sağlanması için yetkililerden gerekli önlemlerin alınmasını talep ediyorlar. Bu tür olayların tekrar yaşanmaması için caydırıcı cezaların verilmesi gerektiğine dikkat çekiyorlar.

• Adaletin sağlanması
• Saldırganların cezalandırılması
• Can güvenliğinin sağlanması

Diyarbakır'da yaşanan bu üzücü olay, adaletin tecelli etmesi ve suçluların cezasız kalmaması gerektiği gerçeğini bir kez daha hatırlatıyor. Mağdur ailenin yaşadığı travma ve can güvenliği endişesi, yetkililerin bu konuda daha hassas ve dikkatli olmalarını gerektiriyor. Umuyoruz ki, hukuki süreç adil bir şekilde ilerler ve mağdur aile hak ettiği adalete kavuşur. Bu tür olayların bir daha yaşanmaması için gerekli önlemlerin alınması, toplumun huzur ve güvenliği için büyük önem taşıyor.