Adnan Oktar suç örgütünün finansman kaynaklarına yönelik yapılan soruşturmada şok edici detaylar ortaya çıktı. 8463 yıl hapis cezası alan Adnan Oktar'ın örgütünün, zengin ailelerden kalan mirasları hedef alarak büyük gelir elde ettiği belirlendi. Bu tespitler üzerine Oktar hakkında yeni bir dava daha açıldı. Yetkililer, örgütün mali kaynaklarının büyük bir bölümünün bu miraslar üzerinden sağlandığını açıkladı.

Miras Avcıları: Örgütün Gelir Kapısı

Ekol TV muhabiri Elyasa Karatepe'nin haberine göre, Tapu Müdürlüğü'nde çalışan örgüt üyesi Selcan Yalva, 26 mağdurun tapu kayıtlarını inceleyerek mal varlığı bilgilerini örgüte sızdırdı. Bu bilgileri örgüt yöneticisi Noyan Orcan koordine etti. Miras kaldığından habersiz olan aileler tespit edilerek, %50'ye varan komisyonlar alındığı belirlendi.

Savcılıktan Operasyon: Yeni İddianame

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından yürütülen soruşturma tamamlandı. 14 sanık hakkında suç örgütü kurma ve kişisel verileri ele geçirme suçlarından 164 yıla kadar hapis cezası istendi. Hazırlanan iddianame, Asliye Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. Adnan Oktar dahil 14 sanık, önümüzdeki günlerde yeniden hakim karşısına çıkacak.

Adnan Oktar Kimdir?

Adnan Oktar, kamuoyunda daha çok Adnan Hoca olarak tanınan ve 1956 yılında Ankara'da doğmuş bir kişidir. Kendisi, çeşitli dini ve bilimsel konularda yazdığı kitaplar ve televizyon programları ile tanınmıştır. Ancak, daha sonra kurduğu örgüt ve bu örgütün karıştığı iddia edilen suçlar nedeniyle gündeme gelmiştir. Oktar ve örgütü, özellikle kadınları istismar etmek, tehdit ve şantaj yoluyla çıkar sağlamak gibi ciddi suçlamalarla karşı karşıya kalmıştır. Uzun süren yargılamalar sonucunda Oktar, çeşitli suçlardan hüküm giymiştir.

Adnan Oktar örgütünün miraslar üzerinden elde ettiği gelir, örgütün ne kadar organize ve planlı hareket ettiğini gözler önüne seriyor. Mağdur ailelerin yaşadığı mağduriyet ise, bu tür suç örgütlerinin toplum üzerindeki yıkıcı etkilerini bir kez daha ortaya koyuyor. Davanın ilerleyen süreçlerinde, yeni delillerin ortaya çıkması ve yargılamanın sonuçlanması bekleniyor. Bu dava, benzer suç örgütlerine karşı caydırıcı bir örnek teşkil etmesi açısından büyük önem taşıyor.